Kötü niyet tazminatı, hukuki bir terim olup, bir kişinin diğerine kasıtlı olarak zarar vermesi durumunda ortaya çıkan tazminat türünü ifade eder. Bu tazminat, zarar gören kişinin maddi veya manevi zararlarını telafi etmeyi amaçlar.
Kötü niyet tazminatı, genellikle hukuk sistemlerinde haksız fiil sorumluluğu kapsamında ele alınır. Bir kişi, diğerine kasıtlı olarak zarar verdiğinde, zarar gören kişi hukuki olarak tazminat talep edebilir. Bu zarar, maddi olarak ortaya çıkabileceği gibi, manevi olarak da olabilir. Maddi zararlar, örneğin tıbbi masraflar, kayıp gelir veya mülkiyet hasarı şeklinde olabilirken, manevi zararlar duygusal acı, utanç veya itibar kaybı gibi sonuçlar olarak ortaya çıkabilir.
Kötü niyet tazminatı talebi, genellikle mahkemede dava yoluyla gerçekleştirilir. Zarar gören kişi, zarar veren kişiye karşı dava açar ve mahkemeden tazminat talep eder. Mahkeme, olayın koşullarını dikkate alarak ve delil durumuna göre bir karar verir. Kötü niyet tazminatı, zarar gören kişinin haklarını korurken, aynı zamanda zarar veren kişiyi sorumlu tutarak toplumsal düzenin korunmasına da hizmet eder.
Kötü niyet tazminatı, toplumda adil bir adalet sisteminin temel bir parçasıdır. Kişiler, diğerlerine zarar verme eylemlerinden kaçınmalı ve başkalarının haklarına ve güvenliğine saygı göstermelidir. Zarar gören kişilere tazminat ödenmesi, toplumun adil ve eşitlikçi bir şekilde işlemesine katkıda bulunur.